اعوذ بالله من الشّيطان الرّجيم بسم الله الرّحمن الرّحيم

يَااَيُّهَا الَّذ۪ينَ اٰمَنُوا قُٓوا اَنْفُسَكُمْ وَاَهْل۪يكُمْ نَاراً وَقُودُهَا النَّاسُ وَالْحِجَارَةُ عَلَيْهَا  مَلٰٓئِكَةٌ غِلَاظٌ شِدَادٌ لَا يَعْصُونَ اللّٰهَ مَٓا اَمَرَهُمْ وَيَفْعَلُونَ مَا يُؤْمَرُونَ ﴿٦﴾ سورهء تحريم

Ey iman edenler! Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun. O ateşin başında gayet katı, çetin, Allah'ın kendilerine verdiği emirlere karşı gelmeyen ve kendilerine emrolunduklarını yapan melekler vardır. Tahrim suresi, âyet:6

Kendimizi aile efradımızı bilhassa çocuklarımızı âhirette cehennem ateşine müstehak olmakdan korumak; bu dünyada son derece emri ilâhiye imtisâl ederek, Allah Celle Celâlühü nün 'ınâyet, tevfiq ve 'afvıyla mümkün olur.

Bu meyanda çocuklarımızı ateşden nasıl korumalıyız?

Çocuk ana ve babanın yanında Allah C.C.nün bir emanetidir. Qalbi tertemizdir. Kendisine öğretilecek her şeyi kabule mütemâyildir. iylik öğretilirse hayır üzre gelişir, dünya ve âhiret saadetine erişir. Eğer çocuk şerre kötülüğe alıştırılır ise bed-baht ve helâk olur. Bundan da birinci derecede ebeveyni mes'uldur.

Her Ana ve  Baba çocuğunu dünya felaketlerinden korur, başına kötü bir işin gelmesini istemez. Asıl olan onu cehennem ateşinden korumaktır. Yanan bir evin içinde  çocuğunu bırakamayacağı gibi, onu cehennem ateşinde yanmaya sebeb olabilecek hal ve hareketlerden de koruması gereklidir!!!

1- Evvelâ; Ana Babanın gıdaları halâl olmalı, bütün hâl ve tavırları islâma uymalı. Mükellef oldukları vazifeleri, ihmâl etmeden zamanında yerine getirmelidirler. Dillerinde, TEVHİD, İSTİĞFAR, SALAVAT ve LAFZA-İ CELAL  eksik olmamalı.

2- Ebeveynin davranışları, daima edebli ve hayâlı olmalı, aralarındaki muhabbet Allah C.C. için olmalı ve bu muhabbeti Haqq teâyı sevmeye bir ta'lim bilmelidirler. Cenabı Haqq-dan hayırlı evlâd istemeli ve de verdiğine rıza göstermelidirler. Meşguliyetleri kendilerini  dini vazifelerini yapmakdan alıkoymamalıdır.

Meşakket, mihnet ve imtihan âlemi olan bu dünyaya, insanoğlu ağlayarak gelir, giderkende  sessizce gider. Bu ikisinin arasında mes-ud yaşayabilmek ve de ebedi saadeti kazanabilmek için mutlakâ MANEVİ terbiyeye ihtiyacı vardır.

3- Fâni dünyaya gözünü açan bebek BESMELE ile yıkanıp sarılmalı, ana sütü verilirken BESMELE terk edilmemelidir. Hiç bir zaman bebek anasının şefkatli kucağından mahrum bırakılmamalıdır.

Bir haftalık olunca, sağ kulağına ezan sol kulağına qâmet, hafif sesle okunup ismi konur. Güzel isim koymak islâmın emridir. Saçları kesilip ağırlığınca altın veya gümüş (karşılığında para) tasadduk edilir. Aqiqa qurbanı kesmek sünnetdir. Ya Rabbi bu qurbanın etini çocuğumun etine, kemiğini kemiğine bedel kabul eyle, diye niyetlenir. Aqiqa qubanından kesende yiyebilir.

4- Sabileri avuturken, kulağına hafif sesle tertil üzre Qur'ânı kerim okumalı. Lafza-i celili, tevhıdi, istiğfarı, ilâhi ve kasıdeleri yine hafif sesle ahenkli bir şekilde söyleyerek de ufak çocuklar avutulmalıdır. Böylece sabinin temiz ruhunda gelişme olup gönlünde muhabbetullah inkişaf etmeye başlar. Konuşmaya başladığı yaşlarda ALLAH demesini öğretmeli, daha sonrasında dua ve kısa sureler öğretilmelidir. Bazı dini emirler ta'lim edilerek yapmaya heveslendirilmelidir.

5- Yedi yaşına kadar; Qur'ânı kerimi okumasını, kısmen de olsa zarurâtı diniyyesini, haram halâlı, Allah teâyı ve Peygamberini sevmesini, aile efradını sevmesini, büyüklere hürmet, küçüklere şefkat göstermesini, çocuklar öğrenmiş olmalıdırlar ki...

Yedi yaşında dinimizin direği olan BEŞ VAKİT NAMAZı kılmasını temin etmeli ezkâr ve evrâda alıştırmalı, az da olsa her sabah zikre, her akşam da Qur'ânı kerimden durumuna göre azda olsa devamlı okumasına itina gösterilmelidir. ALLAH C.C. nün sıfatları öğretilerek anlayacağı bir şekilde izah edilmeli; bilhassa HAQQ teâlânın her yerde her zaman her şeyi gördüğünü, bildiğini, ve de her şeye qâdir olduğunu, unutmayacağı şekilde telkin etmelidir.

6- Peygamber aleyhisselâmın hayatını, ve mümtaz ahlâqını kısaca öğretip, numune-i imtisâl ittihaz etmesini,(yani örnek almasını) sağlamalıdır. Sahabei kirâmın, (Radıyallahü 'anhüm) menkıbelerini nakledip onlarıda sevdirerek, daima hürmetkâr olmalarını sıkıca tenbih etmelidir.  İnsanlarla hüsnü muâşereti (güzel geçinmeyi) öğretmeli, iyi kimselerle arkadaşlık etmelerini, kötü ve ahlaksız kimselerden uzak durmalarını temin etmeli.

7- Her hâne çocuklarından birini HAFIZI KELAM, birinide ALİM olarak yetişdirmelidir. Ilmin sadece ALLAH C.C. hü için tahsıl edilmesi hâlinde; sâhibine, akrabasına, ve etrafına dünya ve âhirette faide vereceğini, dünya menfeatı için öğrenen bilginin âhiretde 'azâb olacağını behemahal çocuklarımıza bildirmeliyiz. 

Velhâsılı kelâm; çocuklarımızı korumak, her ebeveynin başta gelen vazifesidir.

Kısaca onları korumak:

Haram sütden korumak, haram lokmadan korumak, kötü ahlâkdan korumak, su-i qarinden (yâni kötü arkadaşdan) korumak, kötü sözden korumak, yalandan korumak, kötü sözlü söğüp sayan yalan konuşan kimselerden korumakdır.

Buralarda içinde yaşadığımız toplumlarda ise çocuklarımızı Camilere bağlamamız şartdır. ALLAH C.C. ye 'ıbâdet için kurulan Mescidlerin hangisi olursa olsun, çocuklarımızın mutlaka uğrak yerleri olmalıdır. Vesselâm...             İsmail Hakkı Soğukoğlu

Yorumlar